6 Kayıkcı

Hacivad (semaiyi söyliyerek perdeye gelir).
Semai Uşşak

Saki, ele al cam-ı sefa, dem yenilendi.
Dillerde elem kalmadı, alem yenilendi.
İzin tozunu didelerim eyledi revnak,
Ko acımasın, yarama melhem yenilendi!

Hay Hak!

( H . perde gazelini okur.)

Bihamdillah kuruldu bezm-i hass-i şevkete perde,
Bu bir mir’at-i ibrettir, bulunmaz misli bir yerde.
Bu zıll-ı şemadan maksud ancak zıll-ı şahîdir,
Seraser saye-i şevkette âlem şad u perverde.
Hemişe gün gibi lutf u atası aşikâr oldu,
Keff-i ihsanına nisbet gedadır Hatim de Cafer de.
Çalınsın tabl-ı şadiler. Efendim neş’eyab olsun!
Adusu nagıhan, ya rabb, düşe bir bideva derde!
Şehinşah-ı cihanbani Muhammed Han-i zişani,
Bağışla Raşide anı, İlahi, zib-i efserde!

H (teganniye başlar).

Yar, bana bir eğlence! Yar, bana bir eğlence!
Verd-i gülzara dokunmakta sabanın kasdı var,
Andelib-i binevanın raz-ı nihanın arar.
Yar, bana bir eğlence!

(Karagöz gelir, kavga ederler, Hacivad gider.)

KaragöZ Sen dayaktan kavgadan kaçtın, bende senden kaçıyorum. (Gider.)
H (gelir). Karagözüm! Karlı dağım! Bülbül-i bağım! Gurbet arkadaşım! Acaba argın mıdır? Dargın mıdır? Yoksa bol keseden akçe mi sayıyor? Varayım babını dakk edeyim, hal u hatırını sorayım! Yâ sükkân haz-el-mekân! (Karagözün kapısını çalar.)
K „Yağ satan! Var mı alan?“ diyor.
H Karagöz! Karagöz!
K Ne var? Ne istersin?
H Aşağa gel, yavrum! Kuzum! Ah benim iki gözüm! Gel efendim, gel! Girme kana!
K „Ben seni vermem cihana! Ulan! O şarkıdır!
H Aman! Gel kuzum, gel!
K „Sevdiğim, akşama gel!“ Ulan! Şarkı mı söyliyorsun? Yoksa benimle eğleniyor musun?
H Gel Karagöz! Karagöz!
K Ulan! Malıç kuzusu mu çağırıyorsun? Ne istersin?
H Ah, gönlümün eğlencesi!
K Ah, çarşı işkembesi!
H Gözümün nuru! Kalbimin süruru! İki gözüm! Karagözüm! Aşağa gel! Civanım, gel!
K Memgel!
H Pergel mi?
K Yok! Cetvel, gönye!
H Civanım! Aşağa gel, diyorum!
K Oyle ise, öteye savul!
H İki tane davul mu?
K Hayır! Uç tane zurna!
H Bir tane kurna mı?
K İkimiz de lakırdı anlıyoruz doğrusu ya!
H Gel, efendim!
K Atlıyacağım?
H Patltyacak mısın?
K Sen patla, köpoğlu!
H Bir tarafına bir şey olmasın! Gel, benim arslanım. gel!
K Her tarafına her şey olsun, uyuz kaplanım!
H Gel, Karagöz! Uzme beni!
K (pencereden atlar). İşte geldim. Ne iştersin? Söyle bakalım!
H Hiç bir istediğim yok. Ancak seni arzuladım da yar-i vefadarımla iki çift…
K Ekmek mi istiyorsun?
H Değil efendim! İki çift sohbet edeyim diye çağırdım.
K Budala sen de! Ben senin osuruklu kafadarın neden oluyorum? Bana bir şey söyleyecek zan ettim; onun için geldim, yoksa gelmezdim.
H Karagözüm! Evde canın sıkılmaz mı? Bir birimizle muhabbet etsek daha iyi değil mi?
K Ben evde boş oturmam, öyle senin gibi malâyani sözlerle vakit ge çirmem!
H Aman efendim! Ne ile vakit geçiriyorsunuz?
K Köşe penceresine çekilirim, divan müştakla buyururum.
H Karagöz! Hatırıma bir şey geldi.
K Ne geldi?
H Gel, seninle bu akşam hane sayalım!
K Nasıl hane?
H Şimdi benim hatırıma gelir gelmez sana bir tokat vururum. Tophane! (Tokat vurur Karagöze.)
K Ben ne diyeceğim?
H Senin hatırına gelsin, sen de vur! (Vurur.) Saraçhane!
K Benim hatırıma gelmiyor!
H Hastahane! (Vurur.)
K Ulan! Benim hatırıma gelmiyor, dayak yiyorum!
H Sende söyle, efendim! Muzahane! (Vurur.)
K Ey Hacivad! Hiddetleniyorum.
H Meşkhane (Vurur.)
K Muttasıl dayak yiyoruz!
H Canbazhane! (Vurur.)
K Nasıl edeceğiz?
H Miskinhane! (Vurur.)
K Hacivad, bana nöbet gelmiyecek mi?
H Hatırıma geldi: Kütüphane! (Vurur.)
K Suratım kıpkırmızı oldu!
H Mumhane! (Vurur.)
K Ulan! Bir hane hatırıma gelmiyor!
H Yağhane! (Vurur.)
K Tepeleyeceğim!
H Sırmakeşhane! (Vurur.)
K Suratım şebek götü gibi kızardı!
H İplikhane! (Vurur.)
K Hacivad, döveceğim!
H Peykhane! (Vurur.)
K Hiddetim topuğuma çıkıyor!
H Tavhane! (Vurur.)
K Hatırıma geldi! Ey, unuttum!
H Şişhane!* (Vurur.)
K Bir hane gelse hatırıma, yüreğim yanmaz!
H Meyhane! (Vurur.)
K Dershane! (Hacivada vurur.)
H Yemekhane! (Vurur.)
K Kahvehane! (Vurur.)
H Humhane! (Vurur.)
K Darphane! (Vurur.)
H Kumarhane! (Vurur.)
K Kayıkhane! (Vurur.)
H Fişekhane! (Vurur.)
K Litografhane ! (Vurur.)
H Divanhane! (Vurur.)
K Talimhane! (Vurur.)
H Marangozhane! (Vurur.)
K Kireçhane! (Vurur.)
H Balıkhane! (Vurur.)
K Menzilhane! (Vurur.)
H Baruthane! (Vurur.)
K Basmahane! (Vurur.)
H Gazhane! (Vurur.)
K Mehterhane! (Vurur.)
H Eczahane! (Vurur.)
K Feshane! (Vurur.)
H Ruganhane! (Vurur.)
K Mevlevihane! (Vurur.)
H Kâthane! (Vurur.)
K Kârhane! (Vurur.)
H Fotoğrafhane! (V urur.)
K Sizin hane! (Vurur.)
H Bizim hane! (Vurur.)
K Abdesthane! (Vurur, H gider.) Vay köpoğlu! Nereden hatırına gelir şeytanlık düşünürsün? — Gidersin de ben durur muyum? Ben de giderim, varayım gideyim evcağızıma! (Gider.)
H (kendi evinin kapısını çalar.) Kapıyı açın !
Karısı Kim o?
H Benim, aç kapıyı!
KaAferin Hacivad! Her akşam böyle Karagözle çene kavgaları edersin böyle geç vakit eve gelirsin!
H Ne yaparsın? Muhibb-i sadıkım!
Ka İster muhibb-i sadıkın olsun, ister düşmanın olsun, orası üstüme elzem değil.
H Onunla mahalle kahvesinde vakit geçiriyoruz.
Ka Beni dinle!
H Buyurun!
Ka Bak, Hacivad, sana bir şey söyliyeceğim. Ben senden bu ana kadar hiç bir şey istemedim.
H Evet efendim.
Ka Ben senden başıma „Divanhaneçivisi" iki tane elmas iğne isterim, boynuma „Akar su“, bir çift Gorgoroğlu bilezik isterim. Bunları alırsan alırsın, yoksa kapı dışarı!
H Canım, efendim! Bu sizin söylediğiniz şeyleri almak için beş on para değil, dört beş bin kuruş lâzım. Bu parayı nereden bulmalı?
Ka Orasını bilemem. „Er ol da baş yar“ derler, meşhur meseldir. Her akşam mahalle kahvesinde Karagözle malâyanile vakit geçireceğine bir kesip tut da para kazan!
H Orası pek doğru!
Ka Doğrusunu eğrisini bilmiyorum. Buyurun kapı dışarı!
H (perdeye gelir acıyarak). Ben şimdi nerelere giderim dostlar! Ben şimdi ne yaparım dostlar!
K (içeriden). Abla!
Ka. (içeriden). Ne var, herif?
K Kapının önünde bir dilenci var, makamla dileniyor. (Pencereden bakar.) Ulan, Hacivad! Ne olmuş Hacivada? (Aşağı gelir.) Ne oldu sana. Hacivad?
H Ne olacak, dostlar? Benim halim pek müşkül bir hal oldu, dostlar!
K Ulan, iyi ya! Söyle bakalım! Elbette bir çaresine bakarız.
H „Çare bulan olmadı bu yaraya” fehvasınca benim halim pek müşkül.
K Eyi ya! Söyle bakalım!
H Benim karı benden divanhane çivisi elmas iğne istiyor, boynuna akar su, bir çift gorgoroğlu bilezik istiyor. Alırsan alırsın, yoksa kapı dışarı diye evden kovdu.
K Buna çare kolay!
H Nasıl kolay? Ben şimdi dört beş bin kuruş nerede bulurda bunları alırım?
K Okadar paraya lüzum yok. Hurdavatçılardan iki tane divanhane çivisi alırsın, „Аl karıcığım! Sen benden divanhane çivisi istemedin mi? Sana iki tane divanhane çivisi! ‘’ dersin.
H Yutar mı?
K Gargara etsin.
H Akar su istedi.
K Karını alırsın, doğru Kâthaneye götürürsün, çağlıyanların başına oturursun, „Karıcığım! Sen benden akar su istemedin mi? Al sana akar su!“‘ Göynünü eğlendirirsin.
H Canım, öyle şey olur mu? Gorgoroğlu bilezik istedi.
K Yarım okka kuru fasulya alırsın, ala evde pişirirsin, karınla başına geçersin, üstüne de suyu içersin, sabaha kadar senin karnın başlar gır gır gır gırlamaya, karının karnı da başlar gor gor gor gorlamaya. „Аl karıcığım sana gorgoroğlu bileziği !“ dersin.
H Karagöz, bu senin söylediğin şeyler sadra şifa vermez; bunlar hep saçma!
Hacivadm karısı (gelir.) Bana baksan a, seni bastı bacak herif seni! Burada durmuş ta refiki olan budala Karagöze çekiştiriyor! (Hacivada vurur).
H Aman efendim, hızlı vurmayın!
K Vay Hacivad, siftah ettin! Sende de var ya kabahat! Eve bir şey almazsın, leylek gibi yalnızlıkla vakit geçirirsin. Ben eve bir şey aldığım vakit okka ile alırım. Geçen gün et aldım, yarım koyun birden aldım.
Karargoziin karısı (gelir.) Seni maymun musibet herif! Yarım koyun aldım diye birde yalan söyliyor! Etin yüzünü gördüğümüz var mı? Utanmaz herif a arlanmaz herif! (Vurur.)
K Hacivad! Biz de siftah ettik!
Hacivadm karısıBana baksana, Salgım İnci Dudu Hanım hu!
Karargoziin karısı Ne var, Dimyat Pirinci Hanım?
H Ka. Senin derdin kiminle?
K Ka. Benim derdim şu çatal kalpaklı herifle! (Vurur.)
H Ka. Benim derdim şu bastı bacak herifle! (Vurur.)
K Benim derdim şu Hacivadla! (Vurur.)
H Karagöz! Ben kendim yağımla kendim kavruluyorum, benden ne istiyorsun!
H Ka. Seni mendebur herif seni! (Vurur.)
K Ka. Seni uyuz kuduz herif seni! (Karagöze vurur.)
H Ka. Seni cımcık uyuz seni! (Hacivada vurur.) Ben gidiyorum gemicilere. (Gider.)
K Ka Ben de gidiyorum kalafatçılara! (Gider.)
H Karagöz! Bunlar nereye gitti!
K Seninki gitti (batırır) gemicilere, benimki gitti (usul ile söyler) kalafatçılara.
H Lâkırdının doğrusu: Ne seninki gider kalafatçılara, ne de benimki gider gemicilere. Biz bir ip ucu yakalayıp bir işe teşebbüs etmeliyiz, ikiside haklıdır.
K Ne iş yapalım, Hacivad?
H Benim bir kayığım vardır, iki çifte. Seninle onu kayıkhaneden indiririz, birlikte çalışır, ekmek parasını çıkarırız.
K Olur, Hacivad, pek güzel olur. Böyle boş oturmadansa elbette çalışmak evladır.
H Haydi gidelim, dostum!
K Gidelim! (Giderler.)

(Şarkı ile iskele kurulur.)

Esirin oldum, ey zülfü kemendim…

H (içeriden). Karagöz, böyle olmaz! Senin evde dizliğin yok mu?
K (içeriden). Var.
H Dizliğini giy, başına da bir fes giy, kayıkçı kıyafetine benzesin! Benim de bir dizliğim vardır, ben de onu giyeyim ayağıma!
K Ben şimdi gelirim. (Gider, gelir.) Aldım geldim!
H Giyin Karagöz, ben de giyindim!
K Ulan, ne tuhaf oldun, Hacivad!
H Haydi Karagöz, kayığı yüzdürelim!
K Kayık yüzme bilir mi? Bilmiyorsa boğulur!
H Oyle değil a canım! Kızakla beraber yüzecek!
K Kar yağdı mı?
H Neden sordun?
K Kızakla yüzecek diyorsun!
H Oyle değil a gözüm! Kayığın kızağı yok mu?
K Ben ne bileyim var mı yok mu!
H Kayığın altındakine kızak derler.
K Ben zann ettim kışın kızakla kar yağdığı vakit kızak kayarlar, o kızağı zann ettim.
H Haydi yüzdür!
K Nasıl yüzecek?
H Kızağa dayan!
K Sahi, yüzüyor!
H Oturağa otur!
K Çişim yok!
H Canım, nasıl çişin?
K „Oturağa otur!“ diyorsun!
H Değil efendim! Kayığın oturağına otur!
K Kayığın oturağı neresi!
H Baş tarafa yakın bir tahta yok mu?
K Yok mu var mı, bilmiyorum,
H Baş tarafta, canım!
K Var.
H Oraya otur!
K Oturduk.
H Bende senin önüne.
K Ayıp Hacivad, ayıp! Bu sinden sonra cani mi oldun?
H Canım! Senin önünde tahta yok mu?
K Var.
H İşte oraya ben oturacağım.
K Gel de otur bakalım!
H Haydi birlikte çekelim!
K Ulan, ben kürek çekmesini de bilmiyorum. (Kayıkla perdeye gelirler.)
H Haydi beraber çekelim! (Beraber çekerken Karagöz Hacivadın arkasına kürekle vurur.) Karagöz, ne yapıyorsun?
K Çok şükür! Allaha emanet ol! Sen ne yapıyorsun?
H Ben sana keyfini sormıyorum! Kürekle arkama vuruyorsun!
K Nasıl yapmalı?
H Evvelâ sок!
K Nereye sokacağız?
H Küreği denize daldır!
K Daldırdım aşıladım, tutmadı!
H Sen küreğini denize sok, çıkar, sok, çıkar!
K Bel soğukluğuna uğrarım sonra!
H Denize sokacaksın!
K (küreği denize sokar).Soktum .
H Çıkar, sırt üstü yat!
K Çıkardım.
H Sok!
K Soktum.
H Sok çıkar, sok çıkar!
K Bom bok bir şey olacak insan. Hacivad!
H Bir şey olmaz Siya dediğim vakit ne yapacaksın?
K Siy dediğin vakit bıyığına siyerim!
H Siy değil, siya siya! Al üstüne!
K Ulan, kos koca kayığı nasıl alırım üstüme?
H Kayığı üstüne alacak değilsin, kürekle çekeceksin! Havadan anlar mısın?

K Alafrangacılığım yok, yalınız alaturka olursa anlarım.
H Rüzgârları bilir misin bakayım?
K Ulan, budala yüzgârı bilmez!
H Lodos, kıble, keşişleme, gün doğusu, poyraz, yıldız, karayel, batı.
K Geçen sene indi kardan.
H Ne indi?
K Bizim çatı.
H Aman Karagöz, iş fena!
K Ne oldu Hacivad?
H Ne olacak? Kâthane boğazı karardı!
K Simdi ne olacak?
H Ne olacak? Fırtına kopacak!
K Aman Hacivad! Ben kayıktan çıkayım!
H Demek ki müşteri kayıkta bulunsa, fırtına koptuğu vakit o zaman sen kayıktan çıkacak mısın?
K O zaman başka. Şimdi sen beni karaya çıkar!
H Oyle şey olur mu hiç? Anca beraber, kanca beraber!
K Ben öyle kancalı mancalı işten anlamıyorum. Kuzum Hacivad, beni çıkar!
H Aman Karagöz, kımıldama!
K Hacivad, kayığın götünü kim parmaklıyor? Safram kabardı! (Fırtına kopar, ortalık kararır, Hacivad tarafına fırtına İle bir gemi gelir demirler.) Aman Hacivad! Fenalaştım, kusacağım!
H Korkma. Karagöz, geçiyor. (Fırtına teskin olur.)
K Aman Hacivad, göynüm bulandı!
H Ulan köftehor! Bu daha bir şey değil! Oyle hava sert olur ki biz kayıkla gök yüzüne çıkarız!
K Yer yüzü dururken gök yüzünde işim ne“?
H Haydi, müşteri çağıralım! Kadıköyüne! Haydarpaşaya!
K Toptaşma! Bayram Paşaya!
H Karagöz Toptaşına, Bayram Paşaya kayık gider mi?
K Arabaya kor götürürüz.
H Ey müşteriler! Harem İskelesine! Salacağa!‘
K Göztepeye Kavacıga
H Göztepeye Kavacıga kayık gider mi?
K Arabaya kor kayığı götürürüz!
H Usküdara! Balabana !
K Sultan Mehmede! Karamana !
H Canım, Sultan Mehmede, Karamana kayık gitmez!
K Tramvaya kor götürürüm.

(Şarkı ile Çelebi gelir.)

Şarkı Hüseyni.

Gördüğüm gün ruyunu, ey mehlika.
Dil esir-i zülfün oldu biriya!
Ah u zar oldu işim subh u mesa.
Nakarat: Rahm idüp kulluğa, dilber, kıl seza!
Olsun her emrine can u baş feda!
Hasretin kan ağladır her ruz u şeb.
Pek haram oldu bana sevk u tareb.
Ah, nihayet bulmadı çektim ta’eb!

Ey zan.

Ç Müstacel bir işim olduğundan köprüye bir an evel yetişmek için teşmir-i sa’id-i ihtimam etmenizi isterim!
K Şimşirden saat mi istersin?
Ç Hayır! Köprüye çabuk varabilmek için damen der miyan-ı himmet olmanızı taleb ederim.
K Köprüde mi?
Ç Ne?
K Oğdüğün değirmen.
Ç Yok a canım! İşim var, kayığa bineceğim. Köprüye çabuk yanaşmalı!
K Eyi amma, sen daha kayığa binmedin ki!
Ç Kaç para vereceğiz?
K Teklif yok, kaç para verirsen ver!
H Karagöz,ne diyorsun? Budala mısın? Bey efendi, köprüye mi gideceksiniz?
Ç Evet.
H Beş kuruş verin!
Ç Siya edin bineyim! (Siya ederler, Ç biner.)
H Haydi Karagöz! Beraber sokacağız.
K Beye mi, Hacivad?
H Canım, ne zevzek herifsin! Denize küreği!
K Ben sokmadan geri kalmam.
H Aman, beyefendi! Bir şey okuyun!
Ç Baş üstüne, Hacivad Çelebi!

Mani:

Lıkoyun lıkoyun !
Acemi kasap elinden
Ne çeker dertli koyun!
Ben bu dertten ölürsem,
Adımı dertli koyun!

(Kayık gemiye çatar). Baba, yanlış geldik!

H Oğlum, kusura bakma! Burası akıntıdır.
Ç (para verir gider). Al parayı, Hacivad Çelebi!
Gemici Burası Tırabızan Menekşesidir, buraya müşteri çıkmaz!
K Nasılsa oldu.
G Aluverün tapancamu! Aluverün tapancamu! Telli kurşun atarum! Telli kurşun atarum!
K Vay köpoğlu! Silaha davranıyor!
H Ey müşteriler! Buyurun, Hasır İskelesine! Yemişe!
K Ey müşteriler! Buyurun, Düz Ovaya! İnişe!
H Unkapanma! Cibaliye!’ Kasım Paşaya!
K Bir fes alırım iki ızgara bir maşaya!
H Ayakapısına! Fenere! Balata!
K Odunkapısına! Zincirli Kuyuya! Halata!
H Halıcıoğluna! Hasköye!

(.Şarki ile iskele kâhyası gelir.)

Şarkı Saba

Bir esmere gönül verdim,
Firakile arttı derdim.
Benim olur deyü sevdim.
Nakarat: Yanağı gül, dili bülbül, aşığı çok
Şuh levendim, ağlatma, gel, zülfü kemendim!
Su cihanda güzel çoktur,
Senden gayri yârim yoktur.
Al yanağın bana öptür!

Eyzan.

Kâhya Bana baksanız a kayıkçılar!
K Ne istersin? Kayığa mı bineceksin?
Kâhya Nasıl kayığa? Ulan, ben kâhyayım!
K Bana ne? Bana da kâhyalık edemezsin ya!
H Karagöz, bu iskele kâhyası!
K Neme lâzım benim, miskinlerin kâhyası ise?
Kâhya Siz baştan kara mısınız?
K Hayır! Kuyruk sallayan.
Kâhya Kayıkçılığa yeni mi başladınız?
K On seneden beri kayıkçıyız.
Kâhya Yolluk verdiniz mi?
K Ben yolluktan folluktan anlamıyorum.
Kâhya Ben sora sizinle görüşürüm. (Gider.)
K Ben de sora seninle döğüşürüm!
H Karagöz, bu iskelenin kâhyasıdır! Kâthaneye! Silihdara!
K İkimizde de yok bir para.
H Yalı Köşküne ! Sirkeciye!
K Buyurun müşteriler, turşucuya!
H Galataya!’ Mumhaneye!‘
K Toptaşına! Tımarhaneye!
H Salıpazarına! Fındıklıya!’
K Çarşamba Pazarına! Cevizliye!
H Kabataşa! Dolmabahçeye!”
K Lütuf Paşaya!" Yenibahçeye!
H Karagöz, oraya nasıl kayık gider?
K Keyfimin kâhyası değilsin ya! Arabaya kor götürürüm.

(Şarkı ile Tiryaki gelir.)

Fesleğen ektim, gül bitti..

Tiryaki Marhaba, kayıkçılar, kkhkhkh . . . (Uyuyor.)
K Eksik olma, kadayıfçılar! Ulan, herif uyuyor, denize düşecek!
H Karagöz, sen bunu tanır mısın?
K Yok, tanımam.
H Buna adla sanla Nokra Çelebi derler.
K Hacivad, denize düşecek bu herif!
H Nokra Çelebi! Nokra Çelebi!
K Ne gezer? Top atsan duymaz. (Haykırıyor.) Lokma Çelebi!
T (uyanır.) Ne bağırıyorsun eşek gibi?
K Sen de ne uyuyorsun domuz gibi?
T Bir parça şeker yaptım.
K Bari şekeri çok yap ta biz de yiyelim!
T Beni Usküdara götürür müsünüz kkhkhkh …(Uyur.)
K Götürürüz. Hacivad, yine uyuyor.
H Nokra Çelebi! Nokra Çelebi!
K (bağırır). Lokma Çelebi hu!
T(uyanır). Canım, ne bağırıyorsun?
K Kayığa bineceksen gel!
T Kaç para vereceğiz kkhkhkh . . . (Uyur).
H On kuruş.
K Eşitmedi, Hacivad, uyuyor.
H Nokra Çelebi! Nokra Çelebi!
K (bağırır). Lokma Çelebi hu!
T Canım, ne bağırıyorsun eşek gibi?
K Sen de domuz gibi ne uyuyorsun?
T Beş guruş vereyim.
K Beş guruş azdır.
TYedi guruş olsun!
H Gel bakalım! (Tiryaki kayığa biner, ağır çekerler, gemiye çatarlar.) Geldik!
K Haydi bakalım, uyan!
T Geldik mi?
K Geldik geldik.
T Alın size yedi guruş! (Gemiye çıkar gider.)
Gemici Bütün müşterileri buraya çıkaryorsunuz! Burası iskele mi? Size kurşun atarun!
H Karagös, siya!
K Vay köpoğlu! Hiç çenesi durmıyor! (iskeleye gelirler.)
H Kuzguncuğa! Paşalimanına!
K Ruscuğa! Çamlimanına!
H Beylerbeyine! Çengelköyüne!
K İbrahimaga Çayırına! Erenköyüne!
H Beşiktaşa! Ortaköye!
K Çemberlitaşa! Kıvıköye!

(Şarkı ile Türk gelir.)

Yine gordum boyu uzun serv-i bulendum, dime tek,’"

TürK Ulan, yalakhçulaaar !
K Aman, Hacivad, bu da müşteri mi?
H Müşteri, zahir!
K Biz bunu kayığa alacak olursak, dibi huuu!
H Müşteridir.
K Ben almam.
T Yalakhçulaaar!
K Ne var? Ne istiyorsun?
T Beni Ustangula götürü müsün?
K Ustanı kim bula?
T „Ustamı bula“ demiyor, ,,Istanbula“ diyor.
K Onun söylediği nerede, senin söylediğin nerede? Arada Kûh-ü Kaf var!
H Karagöz , siya ! (İskeleye yanaşırlar, Türk bir ayağını kayığa basar, kayık devrilecek gibi olur.)
K (bağırır). Ulan, Hacivad! Batacağız!
T (kayığa binmez). Siktür a teres sen de! Çamaşır teknesüle yalakhçulukh edili mü? (Gider )

H Gücendi, Karagöz.
K Hacivad. sana bir şey söyliyeyim mi? Böyle münasebetsiz müşteri gelirse, ben kayığa almam. Sen dinlemezsen, seni denize atarım!

(Gazel okuyarak Ak Arap gelir.)

Bafta hindi, bafta hindi, şaş harir ya benat,*

Arap Bene bakın, kayıkçı babalar!
K Ne var? Ne istersin, kuru kafalar?
Ar Kaba taşagim onunda sikim deriye bir vapur osurdu mu?
K Hacivad, buyurun bakalım! Arap ne diyor!
H Ne diyor?
K Eşitmedin mi? Ulan! „Kaba taşağım önünde sikim deriye bir vapur osurdu mu?
H Oyle değil! Kaba Taş önünde Iskenderiyeye giden bir vapuru soruyor.
K Gelen müşterilerin hepisine bir tercüman lâzım! Hiç lâkırdıları anlaşılmıyor.
H Gel, götürelim, Hacı Baba!
Ar Gaş guruş uerejek?
K Yirmi guruş.
Ar O şok, ganim!
H On guruş ver, Hacı Baba!
Ar Peki, yanaş!
H Karagöz, siya! (Siya ederler, Arabi alırlar.) Aman, Hacı, bir şey oku!
Ar Başim üstünda!
K Hacivad, başının üstünde bir şey mi var?
H Baş üstüne diyecek. (Arap gazel söyler, gemiye çatarlar.) Geldik!
Ar Geldik mi, ganim?
K Geldik geldik!
Ar Al para! (Verir gider.)
Gemici Yine buraya müşteri çıkardunuz! Burası iskele mi? Atarun size kırbacu! Atarun size kırbacu!
K Ne diyor, Hacivad? Anladın mı?
H Ne diyor?
K „Hacivadın anası kırbacı" diyor.
H Siya, Siya! (İskelenin yanma gelirler.)

(Şarkı ile Yahudi gelir.)

Andevamoz el de aki.
Yo kero рог aki.
Kaminamoz el Balata
Cumbuş kon salata.
Ande ande ande? Yel Balata!

Yahudi Bana baksan a, kayikçi!
K Ne var? Ne istiyorsun?
Y Beni karşi tarafda kaç para yotumıjorsun?
K Hacivad, buyurun bakalım! Bak, Yahudi ne diyor! „Beni karşı tarafda kaç paraya götümü yersin’ deyor!
H „Beni karşı tarafa kaç paraya götürürsün ?“ diyor.
K Yirmi guruş.
Y Yirmi parçe olasin! Satin mi aloruz?
K Ulan, yirmi guruşa kayık verirler mi. köpoğlu?
Y Babanı yordum yeçen yun.
H Sen de ver, bezirgan!
Y Ben versem, versem, ne kadar gunahim varsa Kara Uyuza veririm.
K Ben de karada bulunsam seni dövsem dövsem sora denize atsam!
Y Söyle, sikilme! Kaç para vereceğim?
K Sözde „sıkılma” olacak On guruş ver!
Y Sana bir guruş vereyum!
K Olmaz, Yahudi.
Y Haydi, iki yirmi paralık vereyum!
K Olmaz
Y Dort dane onluk verejum!
K Olmaz
Y Sekiz dane beşlik vereyum!
K Gel bakalım!
Y (Kayığa biner). Haydi, kayikçi! Çabuk eşeksin!
K Eşek baban!
H „Çabuk çekeceksin” diyor. (Perdenin ortasına gelirler.)
Y Aman aman aman!
H Bezirgan, ne oldu?
Y Ne olacak? Haçanki yozluk kutularimi iskelede onuttum!
H Karagöz, siya edelim! (Siya ederler, iskeleye gelirler.)
Y (iskeleye çıkar). Haçanki helal mal dir, kimseler almaz! (Kayığa biner.)
H Karagöz, çek!
K Çekiyoruz günahımızı. (Ortaya gelirler.)
Y (yaygara basar). Kyeyeyeyeyeyeyeyeyeyey!
H Bezirgan, yine ne oldu?
Y Ne olacak? Torbalarimi iskelede onuttum!
K Biz bu Yahudi ile derde gireceğiz.
H Haydi siya! (Siya ederler, iskeleye gelirler.)
Y (kayıktan çıkar). Haçanki helal mal dir. kimseler almaz
H Bezirgan, bir şey unutma!
Y Onutmam! (Kayığa biner, çekerler.)
Y Bezirgan, sen sabahleyin evden çıkdığın vakit helallaştm mı?
Y Neden osurdun?
Y Osurduğunu sıçtığını şimdi anlarsın! (Ortaya gelirler.)
Y Aman aman aman aman aman aman!
H Bezirgan, ne oldun?
Y Ne olacak? Para kesemi iskelede düşürdüm! (Karagöz kayığı az devirir, Yahudi denize düşer boğulur.)
K Uğurlar ola, bezirgan!
H Karagöz, ne yaptın?
K Ben hiç bir şey yapmadım, kendi cezasını buldu.

(Şarkı İle Zenne gelir.)

Şarkı Ferahnâk

Gel unuttuk sohbet-i meyhaneyi,
Eyle ihya meşreb-i rindaneyi!
Mahrem itme meclise bigâneyi!
Nakarat: Doldur, ey saki, getir peymaneyi.
Neş’eyab eyle dil-i viraneyi!

Fikr u gamm itti, yeter, hâlim harab,
Şişelerde yok mu bir katra şerab?
itme, ömrüm varı, itme ictinab!

Eyzan

Zenne Amanın, kayıkçılar! Köpeğiniz olayım! Beni karşı tarafa götürün!
H Olamaz, efendim.
K Bak yediği halta! Bir takım ogursuz müşterileri aldık kayığa da bu cıvanı niye almıyalım?
H Karagöz, bu senin bildiğin gibi müşteri değil.
Z Amanın, kayıkçılar! Cariyeniz olayım! Beni karşı tarafa götürün!
K Gel, kızım, gel!
Z Eksik olma, insaniyet madeni!
H Ben bu kızı kayığa almam!
Z Ayak türabınız olayım! Beni karşı tarafa brakın!
K Hacivad, alalım!
H Karagöz, kayık benim, senin hükmün cari değil!
K Denizde olduğumuzu unutma. Hacivad! Karada değiliz!
H Oyle şey olmaz.
K Yahudi sana mostra; sora dibi hu, karışmam!
Z Ayaklarınızın altını öpeyim! Beni karşı tarafa brakın!
K Gel, kızım, gel! (Siya ederler, Zenneyi kayığa alırlar, perdenin ortasına gelirler.Şarkı ile Sarhoş gelir.) Nice sevmeyeyim dostlara

Sarhoş Ulan, kayıkçılar! Avradı getirin! Nereye götüriyorsunuz?
K Nereye götüriyorsak götüriyoruz; sana ne?
S Sora pişman olacaksınız Getirin avradı!
K Getirmediğimiz vakit ne olur?
S Ne mi olur? Sen şimdi görürsün.
K Ne göreceğim be?
S Sen gelmezsin amma, ben şimdi buraya çabuk seni getiririm. (Tüfengi uzatır nişan alır.) Buna cevab ver bakalım!
K Vay! Boku yedik, Hacivad!
H Karagöz, şimdi ne yapacağız? Ben sana evvel söyledim.
K Ne yapacağız? Hiç bir şey yapacağımız yok. Bana kurşun gelinceye kadar soğur. Evvela hanıma, sora sana, sora bana.
S Ulan, avradı getirin diyorum!
K O hiç bir vakitte olamaz.
Gemici Gemi kalkıyor, timur alacağuz!
K Şimdi iş fena.
G (makam ile). Heyamola kalkar gemi! Hepisi birden. Heyamol yamol!
G Heyamola be kardaşlar!
Hepisi Heyamol yamol! (Agir ağır gemi kalkar, kayığın Ustilne doğru gelir, kayığı da sürekler, beraber önünde iskeleye gelirler.)
G Saray burnunu aşarken, Hepisi. Heyamol yamol!
G Sırmalı yelken açarken, Hepisi Heyamol yamol!
G Gemimiz oturdu karaya,Hepisi. Heyamol yamol!
G Başladı imdad aramaya. Hepisi. Heyamol yamol! (Kayık iskeleye gelir, kayıktan Zenneyi Sarhoş alır gider. Karagöz Hacivad kendi esbablarile gelirler).
H Ey Karagöz, geçmiş ola!
K Hacivad, çok yoruldum, edelim mola!
H Yıktın perdeyi, eyledin viran, Varayım sahibine haber vereyim heman! (Gider.)
K Her ne kadar sürc-ü lisan ettikse af ola! Yarın akşam „Yazıcı oyununda“ yakan elime geçerse, Hacivad, bak, ben de sana ne oyunlar oynarım! (Gider.)